“Başarı tesadüf değildir..” sözü hepimizin kulaklarındadır. Başarılı sistemlerde tesadüf değildir. Her başarılı sistemin doğru planlaması, doğru süreçleri ve doğru uygulaması vardır. İfadeyi tanımlarken özellikle “doğru” kelimesini kullanmaya özen gösterdim. Çünkü “doğru”lar kişilere, kurumlara ve toplumlara göre değişir.
Mevcut insan kaynakları yöneticilerine baktığımda her gelen yönetici kendisinin geldiğini hissettirmek için önceki yöneticinin yaptıklarını yok sayarak sıfırdan sistemi şekillendirmeye çalışıyor. Başarı oranının çok düşük olduğunu gördüğüm bu yöntem bir süre sonra çalışanları canından bezdiriyor. İnsan kaynaklarına olan güven zedelendiği gibi insan kaynakları çalışanları da yöneticilerine güvenmemeye başlıyor.
İnsan Kaynakları süreçleri oluşturulurken somut adımların kontrolü ile birlikte sosyal adımlarının da denetlenmesi, süreçlerin iki yönlü olarak ele alınmasını sağlayacaktır.
Mevcut durum analizi yaptığımda insan kaynakları yöneticilerinin proje yönetimi metodolojisinden uzak olduğu kanaatine vardım. Proje yönetimi metodolojisini insan kaynaklarına yakınlaştırarak bahsedeceğim adımların uygulanması bize yardımcı olabilir.
1- Mevcut Durumu Anlamak: Sizin olmadığınız dönemlerde yapılan uygulamalar, hazırlanan prosedürler, edinilmiş alışkanlıkları anlamak gerçekleştirmeyi hedeflediğiniz değişiklikleri şekillendirmenize yardımcı olacaktır.
2- Müşterileri Tanımlamak: Hizmet vereceğiniz kişi ya da birimleri netleştirmeniz ve tanımanız, olası değişikliklerde nasıl bir tepki ile karşılaşacağınıza dair öngörülü olmanızı sağlayacaktır.
3- Müşteri Hassasiyetlerini Tanımlamak: İlişkide olduğunuz müşterinizin davranış ve alışkanlıklarını tespit ettikten sonra hassasiyetlerini tanımlamak ve anlamak olası bir olumsuz dönüşle karşılaşmamanıza yardımcı olacaktır.
4- Müşterilerin Desteğini Almak: Yapacağınız değişikliklerde müşterilerinizle mutabakat yapmamak sizi reaktif bir hale düşürür. Hâlbuki müşterilerin desteğini alarak yapacağınız her uygulama onlara “sizin geldiğinizi ve onlar için iyi şeyler yapmak istediğinizi” hissettirecektir.
Sevgili Metin çok güzel bir açıdan bakmış. Doğru yaklaşımı ve proje yönetimi anlayışı. Metin ile birlikte İK Yüksek Lisansı yaptık. Bendeniz programa katılmadan önce Proje Yönetim süreçleri üzerine bir araştırmam ve çalışmam olmuştu. Bu metodolojinin uygulanması ve bu anlayışın İK süreçlerine giydirilerek çıktının bu mantelite bazında müşterilerimize sunumu ve onlar için oluşacak girdiler müthiş etkili süreçlere ve çıktılara dönüşmekte diye düşünüyorum. Hatırlar mı bilemiyorum, bazı çalışmalarda ben proje yönetim pozisyonunun atölye çalışmıştım, İK ve Proje Yönetim yetkinlikleri üst üste çok başka açılardan bakmayı kolaylaştırdığı gibi kurumsal işletmelerde yahut gelişmekte olan KOBİ vb seviyesinde işletmelerde modelleme, tasarım ve tüm süreçlerin misyon vb. amaçlar doğrultusunda şekillenmesi büyük resmin ortaya çıkması başka bir boyut kazanıyor. Mevcut durumu algılarken farklı metodlarla yaklaşıp çeşitle testler yapılarak bir anlama sürecinden geçilirken, yapılacak işlerin kırılımı ve planlaması, kilometre taşları ve tıpkı bir proje gibi başlangıçtan kapanışa kadar tüm bilgi süreçleri, operasyonel süreçler, bütün fazlar, kalite-kapsam-zaman-risk-maliyet-iletişim ve entegrasyon yönetimlerinin yönetilmesi ve bunun mevcut yapıya giydirilmesi müthiş bir strateji yönetim gerektiriyor. İç dış tüm müşteri süreçleri ve mevcut durum analiziyle çevre etkisi ve proje bazlı yaklaşım ile İK çok daha zevkli bir satrança dönüşüyor diye düşünüyorum.