İK Blog yazmak bir gönüllülük işi. Harcayacak zamanı ve bilgisi olan ik bloggerlar sosyal sorumluluklarını yerine getirmek için yazılarını dijital kütüphanelerine ekliyor. Konuların belirlenmesi, yazı içeriğinin oluşturulması, konuyla ilgili araştırma yapılması, diğer bloggerların yazılarının incelenmesi derken gözle görülmeyen büyük bir emek söz konusu.
İK bloglarının başlıca müşterileri insan kaynaklarında çalışanlar ve çalışmak isteyenler. İK Bloglar insan kaynakları dünyasının “dijital” kamuoyunu oluşturuyor. İnsan Kaynakları ile ilgili eleştirileri ve güncel bilgileri içinde barındıran dijital bir kamuoyu..
İK Blog içeriklerinde değişimin kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Yazılarımızın niteliğinin artabilmesi için iki konuda desteğe ihtiyacımız var:
- Daha geniş bir çalışma alanına ihtiyacımız var: İnsan Kaynakları dünyasında araştırma yapabileceğimiz çalışma sahası oldukça kısıtlı. Bilgisini paylaşmak isteyen (paylaşabilecek) kurumların (Özel sektör, Kamu, STK) kapılarını ik bloggerlara açması ve çalışma alanımızın genişlemesi gerekiyor.
- Daha fazla iletişime (bilgi paylaşımına) ihtiyacımız var: İyi örnekleri geniş kitleler ile paylaşabilmek için bilgi paylaşımının artmasına ihtiyacımız var. Her başarılı uygulamayı bloggerlar tek başına takip edemez. Bundan haberdar edildiği takdirde tüm İK bloggerların paylaşmaktan çekinmeyeceğini düşünüyorum. Teknoloji firmaları yeni ürünlerini piyasaya sürmeden önce bloggerlara ileterek kullanıcı deneyimlerini paylaşmalarını istiyor. Benzer bir uygulamanın yeni ik uygulamaları için bloggerlar arasında yapılabilir.
Bu iki faktör geliştiğinde kitabi bilgiden uzaklaşan, sadece bloggerın deneyimine bağlı kalmayan, uygulama örnekleri ile içeriği zenginleşen ik bloglarının çoğalacağına inanıyorum.
Bu faktörlerin haricinde ihtiyaç duyulan destekleri yorum bölümünde sizler de paylaşabilirsiniz.